Dijital Öğrenme ile Hızlanan Dijital Dönüşüm

Günümüzde neredeyse tüm uygulama geliştiricileri dijital öğrenme hakkında konuşuyor. Bu yazıda, dijital öğrenme sayesinde gelişme kaydeden birkaç önemli kavramdan bahsedeceğiz.

Dijital Öğrenme ile Hızlanan Dijital Dönüşüm

Dijital Öğrenme ile Hızlanan Dijital Dönüşüm

Uzaktan öğrenme veya Dijital Öğrenme, son birkaç yılda eğitim sektörünün kilit bir parçası haline geldi. Dijital Öğrenme kültürünün yaygınlaşması, COVID-19 salgını sırasında inanılmaz bir hıza ulaştı. Dijital Öğrenme, tüm dünyada yeni normal haline geldi ve eğitimin devamlılığını mümkün kıldı.

Artık dünya tekrar eskiye dönmeye başladığına göre, geçmişe bakıp dijital öğrenmenin dijital dönüşüm sürecinde neleri değiştirdiğini anlamak gerekir. Bir araştırma raporuna göre, 2026 yılına kadar dijital öğrenme pazarının küreselde 336,98 milyar dolarlık bir değere ulaşması beklenmektedir. Yukarıdaki tahminden anlaşılacağı üzere, dijital öğrenme farklı sektörlerde de gittikçe yaygınlaşmaktadır. Şimdi dijital öğrenmenin farklı pazarlardaki dijital dönüşüme hangi alanlarda katkıda bulunduğuna bakalım.

1. AI'nın Gittikçe Daha Fazla Benimsenmesi

Yapay Zeka (AI), doğasında bulunan özellikler sayesinde eğitim uygulaması geliştiricileri arasında popüler hale geldi.

AI, tahmine dayalı analitik, kişiselleştirme ve diğer benzer kavramların dijital öğrenmeye entegre edilmesine yardımcı olur. Uygulamalar ve web siteleri, AI yardımıyla kullanıcıların gereksinimlerini daha iyi teşhis eder ve böylece daha iyi öğrenme deneyimleri ve önerileri ile onlara yardımcı olur.

Başarılı öğrenme önerileri ve sorunsuz kullanıcı deneyimleri, kullanıcı tutma oranını olumlu yönde etkilemektedir.

2. Genişletilmiş Pazar Kapsamı

Sanal ortamlar, işinizi yurtiçi pazarların ötesine taşımanıza yardımcı olabilecek en kullanışlı araçlardan birisidir. Benzer müfredatlara ve çalışma kalıplarına sahip birçok ülke bulunmaktadır. Dijital dönüşümün bu yönü, eğitim üreticilerinin farklı pazarlara açılabilmesine yardımcı olabilir. Coursera ve Udemy gibi şirketler bu alana öncülük etmektedir.

3. Erişilebilir Öğrenme

Erişilebilirlik, dijtial öğrenmenin birincil kullanıcı tabanının sahip olduğu önemli bir avantajdır. Çalışma materyallerine 7/24 erişime sahip olma, eğitimlere dünyanın her yerinden erişebilme ve eğitmenlerle bağlantı kurma gibi çok çeşitli ve önemli faydalar sağlar.

4. Öğrenme Modelinin Özelleştirilmesi

Etkili bir öğrenme stratejisi için doğru konulara odaklanmak önemlidir. AI ve makine öğrenimi gibi dijital öğrenme teknolojilerinin yardımıyla kullanıcılar kendilerine fayda sağlayabilecek eğitim konuları için özel öneriler alabilirler. Dijital öğrenmenin eğitim sektörü üzerindeki bu etkisi, eğitim platformlarının popülaritesinin artmasına büyük katkıda bulunmuştur.

5. Öğrenmeyi İnteraktif ve İlgi Çekici Hale Getirmek

Dijital öğrenme platformları, öğrenmeyi daha ilginç hale getirmede büyük rol oynamıştır. Dijital öğrenmenin görsel ve işitsel öğeler sunma, kullanıcıların etkileşimli oyunlar aracılığıyla öğrenmelerini sağlama gibi avantajları, farklı platformlar tarafından da benimsenmiştir.

6. Teknoloji Farkındalığını Artırma

Dijital öğrenme sektörü yeni normal haline geldikçe insanlar arasında teknoloji bilinci yayılıyor. Bu erken teknoloji farkındalığı, kullanıcıların yalnızca cihazların nasıl kullanılacağını anlamalarını kolaylaştırmakla kalmıyor, aynı zamanda kendilerini korumaları gereken olası siber risklerin farkında olmalarını sağlıyor. Ayrıca şirket ve hükümetlere teknolojiden kaçınmak yerine, doğru ebeveynlik ve gizlilik kontrolü için kitleleri eğitme fırsatı da sağlıyor.

7. Geliştirilmiş Ar-Ge Süreçleri

En etkili araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) süreçleri, hedef kullanıcıların kullanım davranışlarını analiz etmekten geçer. Bu nedenle dijital öğrenme platformları, kurumsal operasyonlar ve hedefli pazarlama için kullanılabilecek Büyük Verileri toplamada en iyi araçlardır. Bu veriler, kullanıcıların belirli bir uygulamayı kullanma şekli analiz edilerek oluşturulur. Fakat veri takip süreci, kullanıcı tarafından sağlanan yasal protokol ve izinlere uymak zorundadır. Toplanan veriler, doğru reklamların doğru kullanıcılara gösterilmesine yardımcı olurken, şirketlerin gelecekteki güncellemelerini veya ürünlerini planlamak için yeterli bilgiye sahip olmalarını sağlamaktadır.

8. AR ve VR

Artırılmış Gerçeklik (AR) ve Sanal Gerçeklik (VR), dijital öğrenmeyi tartışırken göz ardı edilemeyecek iki temel teknolojidir. AR ve VR, eğitim sektöründe daha gerçekçi ve etkileşimli deneyimler sunmak için kullanılmaya başlamıştır.

AR, sanal nesneleri gerçek dünyanın bir parçasıymış gibi sunarak dijital olarak gösterimlerini sağlamaktadır. AR teknolojisi telefon kameraları gibi araçların da yardımıyla nesnelerin gerçek ortamla birleştirerek görüntülenmesine olanak tanımaktadır. Bu özelliklere sahip birçok uygulama halihazırda uygulama mağazalarında bulunuyor.

Öte yandan VR teknolojisini kullanmak için VR kulaklık kullanmak gerekiyor. Bu kulaklıklar, kullanıcıların gerçekçi bir sanal deneyim yaşamasına yardımcı oluyor. VR, tıp gibi uygulamalı alanlarda okuyan öğrencileri gelecekte karşılaşacakları zorluklara karşı eğitmek için en iyi teknolojilerden biri olarak öne çıkıyor.

Özet

Dijital öğrenme, halen gelişen bir endüstridir. Bir süredir hayatımızda olsa da hala keşfedilmemiş çok fazla potansiyele sahiptir.