Hibrit Çalışma Verimliliği Artıran Bir Çalışma Sistemi mi?

Giderek daha fazla şirket hibrit bir çalışma programını denedikçe yönetici ve çalışanlar arasında bu çalışma yönteminin işe yarayıp yaramadığı konusunda farklı görüşler ortaya atılıyor.

Hibrit Çalışma Verimliliği Artıran Bir Çalışma Sistemi mi?

Verimlilik Paranoyası Hibrit Çalışmayı Bitirecek mi?

Pandeminin kullanımını hızlandırdığı hibrit çalışma düzeni, birçok şirket ve çalışan için işe yarıyor gibi görünüyor, fakat hala düzeltilmesi gereken bazı pürüzler bulunuyor. Giderek daha fazla şirket hibrit çalışma programını denedikçe, yöneticiler ve çalışanlar için neyin işe yarayıp yaramadığını anlamak gittikçe zorlaşıyor. Çalışanlar üretkenliklerinin arttığını iddia ederken, yöneticiler tam tersini düşünüyor.

Çalışanların birkaç gün evden, birkaç gün ofisten çalıştığı hibrit çalışma sistemleri popülaritesini hızla artırıyor. Bu tür esnek programlar genellikle çalışanlara hitap ediyor. Bu sayede tercih ettikleri çalışma seçeneğine ve normal 9-5 mesaiden daha fazla esnekliğe sahip oluyorlar. Bu durum aynı zamanda yöneticiler için kazan-kazan durum anlamına gelebiliyor. Çalışanların her zaman ofiste olmaları gerekmediğinden ofis içi maliyetlerden tasarruf vb. durumlar bu avantajlardan sayılabilir. McKinsey'e göre hibrit çalışma ortamı, şirketlerin DEIB (çeşitlilik, eşitlik, dahil etme ve aidiyet) politikalarıyla uyumluluk gösteriyor. Peki bu durum her zaman kazan-kazan ilişkisiyle mi ilerliyor?

Verimlilik Artışı Gerçek mi?

Araştırmalar hibrit çalışmada verimliliğin arttığına işaret etse de yöneticiler hala verimliliğin düşmesinden endişe ediyor. Araştırmalara göre çalışanların %87'si hibrit çalışma sisteminde üretken olduklarını söylüyor. Fakat yöneticilerin sadece %12'si çalışanlarının üretken olduğuna inanıyor. Birçok yönetici hibrit çalışmaya geçişin çalışanların üretken olduğu konusunda güven duymayı zorlaştırdığını iddia ediyor.

Bu güven eksikliği, birçok şirketin çalışan faaliyetlerini izlemek için teknolojiyi kullanması gerçeğinden kaynaklanmaktadır. Bu da çalışanların nasıl ve neden izlendikleri konusuna anlam verememelerine, güveni zayıflatmaya ve "üretkenlik tiyatrosu" adı verilen bir paradoksa yol açmaktadır. Yöneticiler, üretkenlik kaybının çalışma saatleri ve diğer faaliyet metrikleri artmış olsa bile, çalışanların çalışmamasından kaynaklandığından endişe ediyor. Çalışanların zamanlarını nasıl harcadıkları konusunda yöneticilerin daha kontrolcü olmalarına neden olabilen bu sorun, çalışanlar arasında da güven eksikliği yaratarak hibrit çalışmayı sürdürülemez hale getirme riski taşıyor.

Hibrit Çalışma ile Bu Sorunun Üstesinden Nasıl Gelinir?

1. Çalışanların İşlerinin Şirket Hedefleriyle Uyumlu Olmasını Sağlayın

Bu süreç her zaman kolay değildir, ancak geleneksel çalışma düzeninden hibrit düzene geçtiğinizde çalışanlarınızın işlerinin şirket hedefleriyle uyumlu olmasını sağlamanın bazı yolları vardır.

Çalışanlarınızla duyuru yapmadan önce ne tür bir sistem istediğinize karar verin. Bu adım basitmiş gibi görünebilir, ancak şirketinizin ihtiyaçlarına en uygun olacak sistemin hangisi olduğuna karar vermek kritik bir süreçtir. Dahası, yöneticilerin çalışanlar için amaç oluşturmaları ve her şeyi havada kalmayacak şekilde açıklamaları gerekir. Unutmayın ki hangi işin önemli olmadığını tanımlamak, neyin işe yaradığını tanımlamak kadar önemlidir.

2. Çalışanların Etkinliğini Değil, Etkisini Ödüllendirin

Çalışanları en iyi şekilde nasıl destekleyebileceğimizi anlamanın anahtarı, ne yaptıklarını, bağlılık düzeylerini ve zamanlarını nasıl harcadıklarını daha iyi anlamaktır. Çalışanları yaptıkları işten veya işe harcadıkları saatlerden ziyade işteki etkilerinden dolayı ödüllendirerek işlerinde daha mutlu ve ilgili olmalarına yardımcı olabilirsiniz.

Birçok yönetici, çalışanların üretkenliğini fiziksel olarak işte bulunmadıkça gerçekten ölçmenin bir yolu olmadığına inanmaktadır. Bu yaklaşımla ilgili sorun ise, çalışanları sadece masalarında bulundukları ve şirkete anlamlı bir düzeyde katkıda bulunmadıkları için ödüllendirmesidir. Şirketinizin ölçülebilecek ve iyi tanımlanmış bir dizi hedefi ve metriği yoksa, kârlılığınızı gerçekten neyin etkilediğini belirlemek çok zorlaşır.

3. Düzenli Olarak Çalışanların Geri Bildirimlerini Toplayın

Hibrit çalışma sistemi çok tartışmalı bir konudur. Tam bir resim elde etmek için çalışanlardan bu tür çalışma sistemiyle ilgili deneyimleri hakkında geri bildirim toplamayı düşünebilirsiniz. Bazı insanlar ailelerine veya hobilerine ayıracak daha fazla zamanları olduğunu fark ederken, diğerleri sürekli olarak farklı işler arasında kaybolduğunu ve işlere yetişmekte zorlandığını düşünüyor olabilir.

Çalışanlara önem verdiğinizi göstermek için sürekli bir geri bildirim döngüsü oluşturmanız gerekir. Çalışanların %76'sı eğitim ve diğer fırsatlardan daha fazla yararlanabildikleri takdirde mevcut şirketlerinde daha uzun süre kalacaklarını söylüyor. Bu nedenle yöneticiler, geri bildirim sistemlerine güven ve katılım oluşturmak için mevcut çalışanlarına yatırım yapmalıdır. Toplanan bilgileri analiz edip buna yönelik harekete geçerek çalışanların söylediklerinin dikkate alındığını göstermelidir.

Özet

Artık çalışanların başarısını şirket başarısıyla dengelemek her yöneticinin görevidir. Hibrit çalışma sisteminde çalışanlarınızın işlerini yapıp yapmadıklarını veya etkinliklerini ölçmek için daha otoriter olmak yerine yaptıkları işin etkinliğini ölçerek onlara anlayış göstermeli ve hibrit çalışmanın doğasına yönelik hareket ederek deneme sürecinden en iyi şekilde faydalanabilirsiniz.